Blog Uygulamam için iyi bir dönüşüm oranı ned...

Uygulamam için iyi bir dönüşüm oranı nedir?

Mobil uygulama pazarlamasının ölçümlenmesinde birçok metrik kullanılır, ancak kullanıcı kazanımı (UA) söz konusu olduğunda takip edilmesi gereken en önemli metrik, dönüşüm oranınızdır. Dönüşüm oranlarınızı anlamak ve genel olarak dönüşümlerle ilgili verileri derinlemesine analiz etmek, kullanıcı yolculuğunuzu nasıl optimize etmeniz gerektiği konusunda size çok şey kazandırabilir.

Dönüşüm oranları, ölçümlemede kullandığınız metriklere bağlıdır. Uygulamanızın içinde bulunduğu sektörden ölçümlemeyi seçtiğiniz dönüşüm event'ine kadar her şey, iyi bir dönüşüm oranı olarak kabul edilen metrikleri etkileyebilir. Ayrıca uygulamanızın dönüşüm oranlarını sektörünüzdeki diğer uygulamalarla karşılaştırdığınızda, uygulamanızın rakiplerinize karşı nasıl bir performans gösterdiğini ve istatistiklerinizi iyileştirmek için agresif adımlar atmanız gerekip gerekmediğini görmenize olanak tanır.

Şimdi iyi bir dönüşüm oranının ne olduğunu ve dönüşümlerinizi artırırken nasıl bir yaklaşım kullanabileceğinize bakalım.

Dönüşüm oranı nasıl ölçümlenir?

Bir dönüşüm, bir pazarlamacının takip etmek istediği kurulum, alışveriş veya uygulama içi event gibi kullanıcı tarafından gerçekleştirilen herhangi bir işlemi temsil edebilir. Dönüşüm olarak kabul edilen event'lerin türü, pazarlamacının ve uygulamanın içinde olduğu sektördeki hedeflere göre değişebilir. Örneğin bir mobil oyununuz varsa, sadece kurulumları artırmaya odaklanabilirsiniz. Ancak bir e-ticaret uygulamanız varsa kurulumlar, bir dönüşüm olarak kabul edilmeyebilir. Bunun yerine kullanıcıların ilk alışverişlerini takip etmek isteyebilirsiniz. Bir sosyal medya uygulamanız varsa, ilk gönderisini yapana kadar bir kullanıcının dönüşüme girmediğini düşünebilirsiniz. Ölçümlemeye karar verdiğiniz uygulama içi eylem ne olursa olsun, dönüşüm oranınızı hesaplamak için basit bir formül vardır.

Dönüşüm oranı, istediğiniz eylemi gerçekleştiren kullanıcıların yüzdesinin, ölçmekte olduğunuz kampanyanızın ulaştığı toplam kişi sayısına bölümüdür. Örneğin, kampanyanız 10.000 kullanıcıya ulaşırsa ve bu kampanyanın sonucunda 500 kullanıcı uygulamanızı yüklediyse, 500/10000 = 0,05 veya %5 dönüşüm oranına ulaşmış olursunuz.

Dönüşüm oranınızın ne olduğunu öğrendiğinizde, sektör ortalamalarıyla karşılaştırmaya hazırsınız demektir.

Uygulamanızın dönüşüm oranını ölçümlemek

2020'de AppTweak, tüm uygulama kategorileri arasında ABD'deki ortalama dönüşüm oranının App Store'da %33,7 ve Google Play Store'da %26,4 olduğunu buldu. Ancak dönüşüm oranları büyük ölçüde bağlamsaldır. Sadece uygulamanın içinde olduğu sektöre, bölgeye ve takip edilen kullanıcı eylemine göre değil, kampanyaya göre de değişebilirler. Örneğin, yeni kullanıcılara ulaşmak için tasarlanmış bir display (görüntülü) reklam kampanyası, mevcut kullanıcılara yönelik tasarlanmış bir e-posta kampanyasından büyük olasılıkla daha düşük bir dönüşüm oranına sahip olacaktır.

Dönüşüm oranlarınızı nasıl artırabilirsiniz?

Dönüşümler, kullanıcı yolculuğunuzun kritik bir parçasıdır ve bunları bir zincirin halkası olarak düşünmelisiniz. Uygulama pazarlamacıları, sorunların nerede olduğunu tam olarak belirlemek ve bunları nasıl çözebileceklerini keşfetmek için kullanıcı yolculuğunun tamamını anlamalıdır. Sizin için dönüşüm oranlarını iyileştirmeye ve daha iyi bir müşteri deneyimi sağlamaya yönelik birkaç ipucunu bir araya getirdik.

Dönüşüm oranlarını artırmanın 5 yolu

  1. Kampanyalarınızı kişiselleştirin — Birçok uygulama türü için en değerli dönüşüm, kurulumlardır. Bu uygulamalar için dönüşümleri (kurulumları) artırmak için genellikle kampanyalarınızı kişiselleştirmeniz gerekir. UA kampanyalarınızı her kullanıcının ihtiyaçlarına göre adapte ederek, ürününüzle daha çok ilgilenecek daha iyi kullanıcılar elde edebilirsiniz. Kampanyanızın en başından itibaren doğru kullanıcılarla bağlantı kurmanıza olanak tanıyan dinamik ürün reklamları (DPA) ile her kullanıcı için özel ve kişiselleştirilmiş reklam öğelerini kullanabilirsiniz.
  2. Her şeyi takip edin— Kullanıcılarınızı nerede kaybettiğinizi anlamak için her şeyi takip etmeniz gerekir. Pazarlama funnel'ındaki kurulumlar, alışverişler ve kayıtlar gibi etkileşimleri ölçümleyerek sadece dönüşümlerinize dair içgörülere sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda en yüksek değere sahip kanallarınızı keşfederek UA stratejinizi rafine edebilirsiniz. Mobil ölçümleme partneriniz (MMP) ile odaklanmak istediğiniz event'leri takip ederek dönüşüm funnel'ınızdaki olası sorunları tespit etmeye başlayabilirsiniz.
  3. Öğrendiklerinizi A/B testlerinden geçirin Kullanıcılarınızı nerede kaybettiğinizi daha iyi anladıktan sonra testler yaparak en iyi yaklaşımın hangisi olduğunu bulabilirsiniz. Kullanıcılar uygulamayı cihazlarına kuruyor, ancak ilk katılım sürecinde mi kalıyorlar? Alışveriş sepetlerini terk ediyorlar mı? Sorun ne olursa olsun, acele ederek bir yargıya varmamanız ve bunun yerine soruna A/B testleri yoluyla sistematik olarak yaklaşmanız gerekir. Test etmek için bir hipoteze ihtiyacınız olacak. Ancak testiniz beklediğiniz sonuçları vermezse, bu hipotezi çöpe atabilmelisiniz. Bir fintech uygulaması olan Yotta, arkadaşlarını referral'lar ile uygulamaya getiren kullanıcıların aldığı bonus bilet miktarını artırmanın referral'ları da artıracağını düşünüyordu. Bunun doğru olmadığı ortaya çıkınca doğru yanıtı bulmak için en baştan başlamak zorunda kaldılar.
  4. İlk katılım sürecini mükemmelleştirin İlk katılım her zaman önemlidir, ancak kullanıcılarınızdan beklediğiniz dönüşüm eylemi kurulum sonrasında gerçekleşecek uygulama içi bir işlemse, ilk katılımın önemi ikiye katlanır. İlk katılım süreciniz karmaşıksa ve kullanıcılarınız bu safhayı geçemezlerse, dönüşüm noktanıza hiçbir zaman varamayacaklardır. Her şeyi takip ve test ediyorsanız, ilk katılım sürecinde oluşabilecek sorunlar oraya çıkacaktır. Ancak kullanıcı deneyimini optimize etmiyorsanız ve uygulamanızı nasıl kullanacaklarını onlara öğretme fırsatını en iyi şekilde değerlendirmiyorsanız, sorunlar dönüşüm funnel'ının sonlarına doğru kendini gösterebilir. Bu nedenle, ilk katılım sürecinizin akıcı ve bilgilendirici olduğundan emin olun.
  5. Gerektiğinde kullanıcılarla yeniden etkileşim kurun — Mobil pazarlama tarihinin büyük bölümünde pazarlamacıların asıl odak noktası UA olmuştur, ancak pazarlamacılar etkileşimin ve kullanıcıları elde tutmanın önemini gittikçe daha çok fark ediyorlar. Kullanıcıların dikkati bazen dağılabilir. Yeniden etkileşim mesajlarını doğru zamanda kullanmak, kullanıcıları terk edilen sepetlere geri getirmeye veya yarım bırakıp unuttukları bir kayıt sürecini tamamlamalarına yardımcı olabilir. Kullanıcılardan bu dönüşüm event'lerini tamamlamaları ve uygulamanıza geri dönmelerini istemek için push bildirimlerini, e-postaları ve hatta yeniden hedeflenme reklamlarını kullanabilirsiniz.

Uygulama dönüşümlerini artırmaya yönelik bu beş ipucuyla, pazarlama ekibinizin yalnızca dönüşümleri en üst düzeye çıkarmaktan fazlasını yapabileceğini ve kullanıcı deneyiminin tamamını optimize edebileceğini göreceksiniz. UX'e odaklanarak daha iyi bir uygulamaya sahip olabilirsiniz ve bu, etkisini kullanıcı yolculuğunun tamamında gösterecektir.

Aylık uygulama içgörüleri ve trendler için bültenimize abone olun.